• Shingeki no Kyojin - 05




    Ups! Bunu hiç tahmin etmemiştim.

    Bölüm finalinde yaşanan olay seriye bambaşka bir boyut katıyor. 22 dakika boyunca "öldürülsem bile ölmem" ve "hadi görelim, en fazla titanı acaba kim öldürecek" ve "sana yenilmem, haberin olsun" gibi yalnızca kendini kandıran shounen klişeleriyle bezenmiş bir anlatımın ardından Eren'in sindirilmesi gerçekten de şimdiye kadarki yapıyı hiçe sayacak kadar cüretkâr... tabii önümüzdeki hafta Eren'in bir şekilde kurtuluşuna tanıklık etmezsek.

    Yeterince iyi tasarlanmamış ve tüm karakter gelişimi, dürtüleri, amacı tek bir olay üzerinden yansıtılmış Eren'in sağa sola bağırıp gaza getirici konuşmalar yapması yine o çok bilindik shounen klişelerinden biriydi. Annesi öldüğü için Eren'in "reyizzz" sıfatına bir anda yükselmesi çok olağan bir durummuş gibi ortaya konup durdu. Açıkçası serinin başkarakteri olmasını beklediğim bir karakterin, şimdiye kadar hiçbir karşılık verilememiş titanlar şehri basmışlarken rütbe almaktan bahsetmesi ve sonucunda da böyle grotesk bir şekilde saf dışı edilmesi çok hoşuma gitti ama yine de ya geri dönerse diye bir korku içindeyim.

    Embesil kral/lord/hükümdar klişesi, Colossal Titan'ın aniden gelip gidebilmesi, daha seri yayınlanmaya başlamadan sinopsisten bilinen titanların zevk için insan yemeleri gerçeği vs. gibi seriye ait vasıflara farklı açılardan yaklaşan bölüm gelecek için kaygı verici bir sonla bitti. Eren nasıl oldu da canı isteyince titanın ağzına girebildi? Tamam, gaza gelme konusunda serinin hiçbir sıkıntısı olmayabilir ve bunu layıkıyla yerine getiriyor da olabilir ama o heyecan içinde beynimizi buzdolabına koymamız gerekmemeli.

    Daha önce de demiştim, bu serinin kahramanları titanlar. Onların nereden geldiklerini, neden tüttüklerini, niye boyları ufaldıkça çene yapılarının ve dış görünüşlerinin insanlarınkine daha da benzediğini merak ediyorum. Galiba bu merakı gidermek için mangaya yönelmem gerekecek zira anime emin adımlarla CGI oranını arttırıp daha 5. bölümünde OP'deki karelerin büyük çoğunluğunu kullanarak biraz tembel davrandığını gösteriyor.

    5 Görüş:

    1. aynı şoku ben de yaşadım ama dediğin gibi bu kadar klişe başlayan bir serinin bu şekilde tarz değiştireceğini düşünmüyorum. bakalım sonraki bölüm eren titanın karnını mı deşecek yoksa boğazından mı tırmanacak ...

      YanıtlaSil
    2. klişelerle dolu kötü yönetilmiş darma dağınık bir bölüm olmuş cidden,hele o derebeyinin topraklarımı koru diye yakarışı cidden seriyi bitirdi gözümde.yani böyle insanlar elbette olacaktır, gerçekdışıdır demiyorum ama zaten kısıtlı olan bir süreyi bu kadar aşina olduğumuz karelerle doldurmak cidden çok iyi (!) bir yönetmenlik gerektiyor.(erenin geri tırmanacığından zerre şüphem yok, "öldürülse bile ölmez"(!)shounen tiplerimize bir yenisi daha eklendi böylece)1. bölümün vaad ettği hiçbir şeyden ümidim kalmadı artık. manga çok daha iyiymiş hikayeyi kotarmada,ona geçiyorum bu bölümden sonra...

      YanıtlaSil
    3. Seri yerine anime movie şeklinde olsaydı daha iyi olurdu. İlk bölümden sonra sıkmaya başladı. Nerede FMA nerede bu seri? Anime dünyası eskisi gibi değil. Bunu çoğu kişi söylüyor. Kaliteli bir şey olacak gibi oluyor sonra illa ki bozuyor. Aşırı cinsellik, kadın sömürüsü ya da '' aman içerik-kaliteyi boşver anime formatına bir şey olmasın'' mantığıyla böyle şeyler çıkıyor. Her seri değil tabi ki arada iyiler çıkıyor, shirokuma cafe gibi. Ama tutulmuyor. Yazdıkça bu yorum da bozuyor. Hürmetler.

      YanıtlaSil
    4. Eren'in ordan çıkmasına imkan yok çünkü resmen parçalandı agzında . Karmaşık bir yapıya sahip bir konu ama umutsuzluk verici bir konu diger animeler gibi degil benim bekledigim birazcık zaman atlaması ve eren'in intikam yolunda ilerlemesiydi yanlız bir anda baş karakter olarak düşündügüm eren'in 5.bölümden öldürülmesi iyi,hoş farklı da bana göre animeyi öldürdü . Bundan sonra nasıl bir konuya yönelirler , bulabilirler bilmiyorum ama SAÇMALAYACAKLARI KESİN . Ayrıca O Zırhlı titan'ın ışınlanması sinir bozucu ve b.ktan . Son olarak eren kurtulabilir belki ama bir kişi eger öldürülüyorsa geri dönmemeli , tat vermez.

      YanıtlaSil
    5. Baş karakterin ölmesi beni heyecanlandırırdı seriye küstürmekten çok, hele de Eren gibi bir karakterse... Ama Eren'in öleceğine bir saniye bile inanmadım. Bir Jump serisi olmasa da en nihayetinde bu bir shounen ve Emiya Shirou yanlış biliyor: İnsanlar öldürüldüklerinde ölmezler, en azından animede :p

      Eren ölse fena olmazdı ama. Her ne kadar hikaye Eren'in annesinin intikamını alması gibi gözükse de çok daha önemli bir hikaye var ortada insanarın hayatta kalma mücadelesi gibi. Bu FMA gibi baş karakterin yolculuğu üzerine bir seri değil ki...

      YanıtlaSil

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

     

    Neden?

    Küçükken gazetelerin verdiği "noktaları birleştir" oyununu çözerdik, hatırlar mısınız? Noktaları birleştirdiğimizde bir hayvanın veya nesnenin şekli ortaya çıkardı. Edebiyatta bu noktalar darmadağındır. Okur bu noktaları istediği gibi birleştirir, yeni şekiller meydana getirip istediğini elde edebilir. Buna "özgür algı" diyorum. Sinemada ise bu noktalar zaten yönetmen tarafından birleştirilip içi de boyanmış bir şekilde önünüze sunulur. Siz perdede bir insan gördüğünüzde bu insanın gerçekten var olduğunu ve oyunculuk yaptığını bilirsiniz. Dolayısıyla beyniniz anlatılan konuyu bu insanın üzerinden yorumlamaya güdülenir ve anlatılanlar hangi türde (korku/fantastik/drama/komedi vb.) olursa olsun sizin aklınız senaryo aşamasında yazılan metni (edebiyat) yönetmenin anlatımında idrak etmeye yönelir. Buna da "tarifeli algı" diyorum.

    Animasyonda ise bu noktalar birleştirilmiş olmalarına rağmen içleri bomboştur. Meydana getirilmiş şeklin neyi sembolize edeceğine karar vermek sizin seçiminizdedir. Bir insanı izlerken onun yaşayan bir varlık, oyunculuk yapan bir aktör olmadığının bilincindesinizdir. Gördüklerinizin hiçbirinin gerçek olmadığını bilir, hepsinin bir çizerin elinden ekrana yansıdığının farkında olarak izlemeye devam edersiniz. Bu anlatım tekniği de anlatılan konuyla yakınlaşmanızı kolaylaştırır. Edebiyat kadar özgür olmasa da izleyiciyi sinemadan çok daha serbest bırakmakta ve hikayeyi ön plana çıkarmayı başarmaktadır. Buna henüz bir isim bulamadım, zaten bu yüzden izliyorum.

    Followers

    Sugoi