• Tailenders



    "Stampede" etkisi nedeniyle habitatında hızlı değişimler yaşanan Terulus gezegeninde insanlar devasa tekerlekler üzerinde gezinebilen mobil şehirler geliştirmiştir. Bir araba yarışçısı olan Sirou yarış sırasında Stampede'e yakalanınca kaza yapar ve kalbi durur. Karşılığında hayatını almak isteyen Tomoe onu yeniden yaşama döndürmeyi teklif eder. Aslında teklif etmez, istediğini zorla kabul ettirir. Sirou kendine geldiğinde kalbinin yerinde bir motor bulur. Bu motor doğrudan kullandığı aracı beslemekte ve yarışta inanılmaz hızlara ulaşmasını sağlamaktadır. Gezegenin keşfedilmemiş bölgelerinden biri için düzenlenecek yarışta yerini alan Sirou gaza basar ve macera başlar.


    Önceki filmleri Cencoroll'dan sonra Anime Innovation Tokyo'nun takdim ettiği Tailenders animasyona yüklenip konuyu biraz boşlamış, vasati bir yapım gibi görülebilir. Bilim kurgu anlamında devasa şehirler ve terraformer mantığı çok iyi ama 27 dakikalık filmde bunları düşünmenize pek fırsat verilmeden hemen araba yarışlarına geçiliyor. Bu yarışlar da yer yer Carmageddon vahşiliğinde, yer yerse diğer fütüristik yarış oyunları ayarında geliştirilmiş. Hele ki animenin açılışında gösterilen hayalet sürücü mantığı zamana karşı yarıştığınız pek çok oyunda mevcut.


    Tailenders'ın hikayesiyle öne çıkma gibi bir derdi yok. Böylesine detaylı bir animasyon onların yeterince vakitlerini almış olmalı ki inanılmaz sürate ulaşan Sirou'nun zamanı kırdığı sahneleri daha uzun tutmamışlar. Bence dev şehirlerden sonra animedeki en hoş fikirlerden biri de buydu ama finale denk geldiğinden çabucak toparlamışlar. Loser King'i geçme arzusuyla yanıp tutuşan Sirou'nun yarış sırasında dünya tarihinde ilerlemesini de eksik kalmasın diye aceleyle vermişler. Animeyle ilgili tek gereksiz bulduğum bölümse kertenkelenin fırlayıp saçma sapan bir yerden konuya dahil olmasıydı. Sahi, son hıza çıkmak için böyle bir karaktere ne gerek vardı?

    Çok uzun bir aradan sonra biraz FLCL'den fırlama iki karakter (Tomoe ve sondaki ekran kafalı eleman) ve biraz da Trava'dan esinlenilmiş çizimlerle oldukça farklı bir animasyon izlemek isteyenler hiç kaçırmasın derim. Resimleri mevcut olan tek sürümden aldım ve izlerken emin olun buradakinden daha da güzel görünüyorlar.

    0 Görüş:

    Yorum Gönder

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

     

    Neden?

    Küçükken gazetelerin verdiği "noktaları birleştir" oyununu çözerdik, hatırlar mısınız? Noktaları birleştirdiğimizde bir hayvanın veya nesnenin şekli ortaya çıkardı. Edebiyatta bu noktalar darmadağındır. Okur bu noktaları istediği gibi birleştirir, yeni şekiller meydana getirip istediğini elde edebilir. Buna "özgür algı" diyorum. Sinemada ise bu noktalar zaten yönetmen tarafından birleştirilip içi de boyanmış bir şekilde önünüze sunulur. Siz perdede bir insan gördüğünüzde bu insanın gerçekten var olduğunu ve oyunculuk yaptığını bilirsiniz. Dolayısıyla beyniniz anlatılan konuyu bu insanın üzerinden yorumlamaya güdülenir ve anlatılanlar hangi türde (korku/fantastik/drama/komedi vb.) olursa olsun sizin aklınız senaryo aşamasında yazılan metni (edebiyat) yönetmenin anlatımında idrak etmeye yönelir. Buna da "tarifeli algı" diyorum.

    Animasyonda ise bu noktalar birleştirilmiş olmalarına rağmen içleri bomboştur. Meydana getirilmiş şeklin neyi sembolize edeceğine karar vermek sizin seçiminizdedir. Bir insanı izlerken onun yaşayan bir varlık, oyunculuk yapan bir aktör olmadığının bilincindesinizdir. Gördüklerinizin hiçbirinin gerçek olmadığını bilir, hepsinin bir çizerin elinden ekrana yansıdığının farkında olarak izlemeye devam edersiniz. Bu anlatım tekniği de anlatılan konuyla yakınlaşmanızı kolaylaştırır. Edebiyat kadar özgür olmasa da izleyiciyi sinemadan çok daha serbest bırakmakta ve hikayeyi ön plana çıkarmayı başarmaktadır. Buna henüz bir isim bulamadım, zaten bu yüzden izliyorum.

    Followers

    Sugoi