Vakit kaybetmeden partinin ikinci kısmına geçeyim istedim. İlk sırada Gala isimli, 15 dakika süren, cıvıl cıvıl renkler ve finaldeki güzel sürprizin oluşturduğu ilginç bir film var. Yönetmeni Maeda Mahiro hakkında fazla fikrim yok, Animatrix'te ve birkaç sevdiğim animenin yapım aşamalarında görev almış ama yönetmenliğini yaptığı filmleri izlemedim. Yine de heyecanlı üslubunu ve rengarenk anlatımını beğendim. 15 dakikalık bir filmden beklediğim her şeyi aldım ama yine de süper bir filmdi diyemem.
Bunun sebebi de çok abuk enstrüman sahneleriydi. Devasa piyanoların, kemanların vs. havada uçuşmalarını başta yadırgadım, daha sonraysa abes buldum. Üstelik yanlış görmediysem bu çizimlerde CGI kullanılması da ayrıca gereksizdi. Sonuçta hikayemiz tuhaf bir dünyanın tuhaf bir köyünde cereyan ediyor. Yukarıdan düşen göktaşı köy ahalisini başta korkutup şiddete itiyor. Daha sonrasında bilge dedenin tavsiyeleriyle müzikler çalınıp göktaşı içindeki organizmanın dışarı çıkışı 6 dakikayı aşan bir sekansla şölene dönüşüveriyor. Özellikle tüm köylülerin bir araya gelip müzik çalmaya başladıkları sahnelerde dev bir orkestra izliyormuş hissine kapılıyoruz.
Başlangıcıyla post-apokaliptik bir havaya bürüne film, finali itibarıyla oldukça "natürelleşiyor". Yukarı ve arkadan çekilmiş bazı sahnelerde tuhaf ırkların oluşturduğu köy ahalisini pek insan gibi görmüyoruz ki çok ince düşünülmüş bir detay. Ben yine de hevesinizi kaçırmamak için neye benzediklerini söylemeyeyim. Gala oldukça iyi tasarlanmış, çok iyi kurgulanmış, Beyond için makul bir başlangıç filmi. Yine de Genius Party'nin ilk filmi kadar "yeni" bir malzemesi yok ama izlemeye değer.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.