• Jinrui wa Suitai Shimashita - 05+06



    "Bana deliliğin bir resmini çizebilir misin Abidin?" diye sorsam Jinrui'den çok da farklı bir tablo çıkmazdı ortaya. Her saniyesinde alışıldık kalıplara ters düşen, zıt giden, laf sokan başka bir anime hatırlamıyorum. Bu asiliği de dahice bir delilik seviyesine çıkartarak anlattığı konularla besleyen Jinrui'nin zekasına hayran olmamak elde değil.

    12 bölüm sürecek bir animenin, henüz 5. bölümünde en başa hatta onun da öncesine (bir nevi 0. bölüme) dönmesi gayet anormal bir tavır olarak kabul edilebilir. Jinrui zaten bilindik anlatı kalıplarından kendini tamamen dışlamış bir anime olduğundan aslında çok da garipsememek gerek ama bu geri dönüş faslını öylesine çılgın bir konu seçimiyle gerçekleştiriyor ki Jinrui'nin zeka seviyesini tanımlamak için delilik-otizm-dahilik arasında gidip geliyorsunuz.

    Bir kez daha iki bölümlük hikaye anlatımını tercih eden seri, açılış bölümündeki Watashi'nin kısa saçlarının öncesine yönelip karakter ve konu gelişimini bir arada patlatıyor. 3. ve 4. bölümlerde kısaca bahsedilen Human Monument Project'i daha yakından öğreniyor ve animedeki sürrealizm dünyadan sıyrılıp içinde yaşadığımız gerçekliğe geçiş yapıyoruz.

    Pioneer ve Voyager isimli iki uzay aracını insanlaştırarak (bkz. antropomorfizm) onlara duygular atfediyor. Pioneer görev bilinciyle hareket ederken Voyager ise dünyayı bir oyun alanı gibi gören ve görevini hatırlamamak için elinden geleni yapan bir çocuk gibi resmediliyor.

    Serideki karakter isimlerinin sembolize ettikleri değerlerin yanında bir de anlatılanların kapkara bir mizahla hicvedilmesi iyice zıt bir atmosfer yaratmış oluyor. Bir krater yaratmış monolit açık bir şekilde meteora benzetilirken perilere dayandırılan fizik kuralları Jinrui'deki hayatın içinde geçtiği gezegenin sanki dünya olmadığını vurguluyor.

    İngilizcesinden (Humanity Has Declined) çıkarabildiğim kadarıyla "İnsanlığın Nesli Tükendi" gibi bir anlama gelen serinin isminden yola çıkarsam Jinrui'deki yaşantının farklı bir gezegende geçtiğini ve perilerin eskiden beri burada olduklarını düşünüyorum. İnsanlar bizim bildiğimiz dünyadan buraya gelmişler ve tutunmaya çalışıyorlarmış gibime geliyor.

    Elbette, bunlar şimdilik teori ama serinin de alenen bir yanıt vermeye hiç yanaşmayacağı çok belli. Neredeyse her karesinde izleyicinin önüne engeller dizen Jinrui girift yapısını böyle sürdürdüğü sürece benim için senenin en iyisi olmaya aday.

    1 Görüş:

    1. Animenin beş ve altıncı bölümlerinde serinin başına döndüğünü hiç düşünmedim izlerken. Zaten izlerken çok şey de düşünemiyorum ama neyse.

      YanıtlaSil

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

     

    Neden?

    Küçükken gazetelerin verdiği "noktaları birleştir" oyununu çözerdik, hatırlar mısınız? Noktaları birleştirdiğimizde bir hayvanın veya nesnenin şekli ortaya çıkardı. Edebiyatta bu noktalar darmadağındır. Okur bu noktaları istediği gibi birleştirir, yeni şekiller meydana getirip istediğini elde edebilir. Buna "özgür algı" diyorum. Sinemada ise bu noktalar zaten yönetmen tarafından birleştirilip içi de boyanmış bir şekilde önünüze sunulur. Siz perdede bir insan gördüğünüzde bu insanın gerçekten var olduğunu ve oyunculuk yaptığını bilirsiniz. Dolayısıyla beyniniz anlatılan konuyu bu insanın üzerinden yorumlamaya güdülenir ve anlatılanlar hangi türde (korku/fantastik/drama/komedi vb.) olursa olsun sizin aklınız senaryo aşamasında yazılan metni (edebiyat) yönetmenin anlatımında idrak etmeye yönelir. Buna da "tarifeli algı" diyorum.

    Animasyonda ise bu noktalar birleştirilmiş olmalarına rağmen içleri bomboştur. Meydana getirilmiş şeklin neyi sembolize edeceğine karar vermek sizin seçiminizdedir. Bir insanı izlerken onun yaşayan bir varlık, oyunculuk yapan bir aktör olmadığının bilincindesinizdir. Gördüklerinizin hiçbirinin gerçek olmadığını bilir, hepsinin bir çizerin elinden ekrana yansıdığının farkında olarak izlemeye devam edersiniz. Bu anlatım tekniği de anlatılan konuyla yakınlaşmanızı kolaylaştırır. Edebiyat kadar özgür olmasa da izleyiciyi sinemadan çok daha serbest bırakmakta ve hikayeyi ön plana çıkarmayı başarmaktadır. Buna henüz bir isim bulamadım, zaten bu yüzden izliyorum.

    Followers

    Sugoi