10. bölüm genelde anime finallerinde, hadi final demeyeyim de kapanış sürecinde (genellikle de sondan bir önceki bölümde) görmeye alıştığımız türden bir Deus Ex Machina atmosferi yaratıyor. Koudou üstadın gelişiyle ufak çaplı bir darbe ve büyük çaplı bir katliam gerçekleştiriliyor. Gai ve Undertakers her zamanki gibi aksiyonu sevdiklerinden bu kez doğrudan askeri üssü basmaya karar vermişler. Maksat hayatımıza hareket gelsin.
O kadar da dalga geçmemem lazım aslında çünkü GC'nin iyi yaptığı sayılı işlerden biri de bu aksiyon temposunu neredeyse her bölümünde sürdürmek. Shu'nun tereddüt bombardımanı arasında illa ki bir yerlere dalan Undertakers her hafta atlayıp zıplıyor, serinin yine iyi yaptığı o sayılı işlerden biri olan animasyona fırsat sağlıyor.
Konu veya senaryo? Az buçuk tahmin edilebilir bir rotaya sahip. Nedir bu? Koudou tanıdığımız bir karakterin, büyük ihtimalle de Shu'nun veya Gai'nin babası. Tipik "Ben vatanım için çocuğumu bile silerim icabında" ayağını çekeceği ve Shu veya Gai tarafından mağlup edileceği bölümü bekleyedursun şimdilik kendi çapında eğlenip atmosfere çeşitlilik katıyor. Shu'nun asla bir romantizm yaşamayacağı kızlar, Inori ve Hare ise bir kenarda "çıkmaz deme Shu, şansını dene Shu" ümidiyle bekletiliyorlar ama hiç öyle kuzu kulağım, aşkitom, bal böcüğüm falan gibi nağmelere girilmeden bu seri sonlanacaktır. Ha, belki en sonda açık kapı bırakıp hayallerimizde yaşatabilirler bu aşkı ama hiç zannetmiyorum.
Nihayetinde artık sıkıldıkça ileri sarmaya da başladım. Nasıl olsa hep aksiyona hazırlanmak ve bütçeden kısmak için bir ton gereksiz diyalogla ekranı dolduruyorlar. noitaminA nere, Guilty Crown nere...
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.