• Gyakkyou Burai Kaiji - Sezon 2 - 8-13



    Kaiji bu arcın hemen başında taş ocağından kurtulmayı başardı. Ocaktaki şefi kendi oyunuyla alt ettikten sonra arkadaşlarının da borçlarını kapatmak için dışarıda geçireceği 3 hafta kazandı. Bu 3 haftada elindeki parayı bir an önce çoğaltmak için farklı yollar aradı ama fazla zaman kaybetmeden şeytan yine kendini Kaiji'ye gösterdi.

    Özel bir kumarhanedeki tuhaf bir makinede 600 milyondan fazla para olduğunu söyleyen bir amca hiç çaktırmadan Kaiji'nin kanına girdi ve birlikte çeşitli stratejiler üzerinde çalıştılar. Tabii makineyi bugüne kadar sadece iki kişinin yenebildiğini de söylemek gerek. Biri ilk sezondaki mendebur mafya babası, diğeri de yine kendisinin ateşlere çömeltilen sağ kolu. Kaiji'nin bu bilgiyi aldıktan sonra olayı çakması gerekirdi ama nedendir bilinmez o da dondu kaldı. Sakazaki elindeki 60 milyon Yen'i resmen mafyaya kaptırırken Kaiji bile mafyanın yaptığı mıknatıs numarasını çözemedi.


    Bir kez daha Kaiji'nin şansının dönmesi, daha doğru tabirle kafasının çalışması için elinde avucunda ne varsa kaybetmesi, sadece tek nefes almasına yetecek kadar parasının kalması gerekiyordu. Şimdi sezon başında Kaiji'yi yer altına gönderen tefeci Endou ile anlaşıp makineyi alt etmeye ve içindeki 700 milyon Yen'i almaya çalışacaklar. Son bölümde inceden çıtlatılan plandan anladığım kadarıyla sanki bir Ocean's Eleven çökertmesine kalkışacaklar ama kumarhane müdürü Ichijou da Kaiji'ye karşı çoktan diş bilemeye başladı.

    Sonuçta 2. sezon şimdiye kadar beklediğim tempodan çok uzak seyretti. Bu memnuniyetsizliğimi de Kaiji'nin girdiği bahisleri hayatı üzerine oynamamasına bağlıyorum. İlk sezondaki Kaiji'nin neredeyse yanlış atacağı her adımda öbür tarafı boylama tehlikesi vardı, bu sezondaysa alt tarafı yer altına geri dönme tehlikesi var. Bir de ilk sezonu izlerken oyundaki tüm bölümleri atlayıp son canavara kadar geldiğinde Kaiji'nin muhteşem zaferine tanık olacağımı düşünerek izlemiştim. Bu sezon henüz ortada Kazutaka'dan eser yok. Bir ayağı çukurda olmasına rağmen aklı hala zehir gibi çalışan bu pislik herif ilerleyen bölümlerde çıkarsa o zaman bu sezondan da aynı tadı alırım diye düşünüyorum.

    0 Görüş:

    Yorum Gönder

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

     

    Neden?

    Küçükken gazetelerin verdiği "noktaları birleştir" oyununu çözerdik, hatırlar mısınız? Noktaları birleştirdiğimizde bir hayvanın veya nesnenin şekli ortaya çıkardı. Edebiyatta bu noktalar darmadağındır. Okur bu noktaları istediği gibi birleştirir, yeni şekiller meydana getirip istediğini elde edebilir. Buna "özgür algı" diyorum. Sinemada ise bu noktalar zaten yönetmen tarafından birleştirilip içi de boyanmış bir şekilde önünüze sunulur. Siz perdede bir insan gördüğünüzde bu insanın gerçekten var olduğunu ve oyunculuk yaptığını bilirsiniz. Dolayısıyla beyniniz anlatılan konuyu bu insanın üzerinden yorumlamaya güdülenir ve anlatılanlar hangi türde (korku/fantastik/drama/komedi vb.) olursa olsun sizin aklınız senaryo aşamasında yazılan metni (edebiyat) yönetmenin anlatımında idrak etmeye yönelir. Buna da "tarifeli algı" diyorum.

    Animasyonda ise bu noktalar birleştirilmiş olmalarına rağmen içleri bomboştur. Meydana getirilmiş şeklin neyi sembolize edeceğine karar vermek sizin seçiminizdedir. Bir insanı izlerken onun yaşayan bir varlık, oyunculuk yapan bir aktör olmadığının bilincindesinizdir. Gördüklerinizin hiçbirinin gerçek olmadığını bilir, hepsinin bir çizerin elinden ekrana yansıdığının farkında olarak izlemeye devam edersiniz. Bu anlatım tekniği de anlatılan konuyla yakınlaşmanızı kolaylaştırır. Edebiyat kadar özgür olmasa da izleyiciyi sinemadan çok daha serbest bırakmakta ve hikayeyi ön plana çıkarmayı başarmaktadır. Buna henüz bir isim bulamadım, zaten bu yüzden izliyorum.

    Followers

    Sugoi