The Limits of Despair: Announcement
Temposundaki garip havayı nasıl bilmiyorum ama her bölümde korumayı başarıyorlar. Bir hafta hiç beklenmedik şekilde acayip hızlı bir bölüm izlerken ertesi hafta yerlerde sürünen bir tempo, uyusam da bir şey kaçırmayacağım bir konuyla çıkıveriyorlar. Şimdi bu bölümden neler öğrendik? Yakumo'nun amcası gidici. Muhtemelen beyninde bir tümör falan var, maksimum 1 senelik ömrü kalmış. Yakumo'nun bebekliği çok tatlıymış, annesi onu dışarılarda da oynatmış. Nanase denen hatun çok yetenekli bir suç makinesi ama polis tarafından da yakalanabiliyormuş. En önemlisi de Yakumo'nun babası aslında ölüymüş ve bir hayalet olarak hayatına (!) devam etmekteymiş.
Bu seride ne zaman iki kişinin konuştuğu bir sahne olsa hemen kaçmak lazım. Büyük ihtimalle en az 3 dakika falan sürdüğü zaman bize hiçbir şey kazandırmayan muhabbet çeviriyorlar. Tempo magma tabakasına kadar iniveriyor. Yakumo'nun babasıyla ilgili gelişmeyi vermek için çekilmiş bir bölümde geri kalan tüm sahneler filler hissiyatında. Hal böyle olunca yazacak bir şey bulamıyorum. Seriye laf soktuğum falan yok, hala severek ve merakla izliyorum ama böyle bölümlerle de kendi kalitelerinden taviz vermiş oluyorlar. Şu kalan 3 haftada umarım buna benzer başka bir bölüm görmeyiz.
Bu seride ne zaman iki kişinin konuştuğu bir sahne olsa hemen kaçmak lazım. Büyük ihtimalle en az 3 dakika falan sürdüğü zaman bize hiçbir şey kazandırmayan muhabbet çeviriyorlar. Tempo magma tabakasına kadar iniveriyor. Yakumo'nun babasıyla ilgili gelişmeyi vermek için çekilmiş bir bölümde geri kalan tüm sahneler filler hissiyatında. Hal böyle olunca yazacak bir şey bulamıyorum. Seriye laf soktuğum falan yok, hala severek ve merakla izliyorum ama böyle bölümlerle de kendi kalitelerinden taviz vermiş oluyorlar. Şu kalan 3 haftada umarım buna benzer başka bir bölüm görmeyiz.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.