Cool-Headed Flames
Hughes'ün cinayetini işlemekle suçlanan Maria'nın hapse atılmasından sonra Barry'nin onu kaçırmaya gelmesi ve sonucunda Maria'yı sokakta kıstıran Mustang'in onu bir parmak şıklatmayla kül etmesi bölümün ana hatlarını oluşturan konuydu. Bunun haricinde Homunculus tayfasının faaliyetlerini devam ettiriyor olması ve kardeşlerin de Hughes'ün ölümü haberini almalarının üzerine bir de Maria'nın kül oluşuyla yüzleşmeleri bölümün diğer parçalarını oluşturuyordu.
Maria'nın gerçekten öldüğüne inanmıyorum. Mangayı okumamış biri olarak söyleyeceklerim sadece tahminlerden ibaret olacaktır tabii ama Mustang'in birden saykoya bağlaması pek mümkün değil. Zaten ofisinde oturup her gelişmeyi olgunlukla ve sanki önceden tahmin etmiş gibi davranması da onun kendi oyununu yürürlüğe koyduğunu düşündürtüyor. Homunculus'ları istediği gibi kandırmayı başardı, tabii Lust'ın kıvrak zekasını saymazsak.
FMA Brotherhood'un ilk seriden ayrılan en önemli özelliği duygulara çok fazla hitap eden dramatik bir yapım olması. İçinde gerekli-gereksiz bir sürü mizahi ekleme olsa da nihayetinde her zaman bir trajediyi bünyesinde barındırmayı başarıyor. Sanki ilk serinin aksine daha olgun bir yaş profiline hitap etmeyi seçen Brotherhood seyirciyi engin bir serüvene sürükleyip kendi fantezi dünyasında yaşatmak yerine olabildiği kadar gerçeklikte tutup izleyenlerin hislerini etkilemeye çalışıyor. Şimdiye kadar da bunu gayet iyi başarıyor.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.