21. yüzyılda geçen öykü, robot üretiminde yeni teknolojiler geliştiren ve bu yeni gelişmeler sonrasında dünyada giderek gücünü arttıran, hatta işi BM’den de çekilerek kendini dünyadan izole etmeye kadar götüren Japonya’nın geliştirmiş olduğu teknolojilerin insanlığa etkilerini anlatıyor. Tabii ki süper güç haline gelen Japonya’nın karşısında, diğer bir süper güç olan, daha doğrusu bu animasyonda çizilen portresine bakarsak, robotlara sırtını dayamadan “gerçek” süper güç olan Amerika var. İki ülke arasındaki mücadele, insanlarla robotların birlikte yaşa(-ya)maması ve teknolojinin insan hayatına etkileri gibi pek çok klişe de Vexille’de mevcut.
Aslında sadece animasyonlarda değil, sinemada da çokça işlenmeye başlayan konulardan biri robotların insanlarla savaşı ve gittikçe robotlaşmaya başlayan şehirlerin varlığı… Bu konulara odaklanan yapımlarda yaratılan karanlık ve ütopik gelecek tasvirlerine günümüz bilimadamlarından bazıları da katılmakta. Robotların giderek kontrolü ele alacağından ve bir zaman sonra insanlığa hükmetmeye başlayacağından dem vurmakta. Bu kadar ötesini göremeyeceğimiz gibi, şimdiden o kadar ilerisiyle ilgili fikir yürütmek de benim için fazlasıyla iddialı bir şey. Ama bir gerçek var ki, bu konu her geçen gün hayatlarımızın içine daha da çok girmekte ve bir takım çevreleri paranoyaklaştırmakta. Vexille’de işlenen konu da bu ilginç ve ütopik gelecek tasvirlerinden birine odaklanıyor. Hikayenin ana teması ise, robotlaştırılmaya çalışılan bir kentte insan olarak kalmayı seçmiş halkın, robot olmayı reddetmesi ve gelecek nesillere daha iyi bir gelecek bırakmak istemesi. Bu uğurda yapılan mücadelenin ve Amerika’nın bu mücadeleye dışarıdan desteği müthiş aksiyon sahneleri eşliğinde sunuluyor. Matrix filmindekine benzer göstermelik duygusal anların da yaşandığı film, esas olarak ise yapılan seçime odaklanıyor. Robot olarak yaşamaktansa, gelecek nesillere bir umut bırakarak kendimizi feda edelim gibi beylik bir söylemle hikayesini özetleyen Vexille, eğer bunlara aldırmazsanız aslında iyi bir aksiyonu da içinde barındırıyor. Şahsen, Vexille’in aksiyon kısımlarına odaklandığım için bunca klişe söylemi pek kafama taktığım söylenemez. Ama özgün ve dört başı mamur bir animasyon da değil Vexille. Fazla bir beklentiyle başına oturmamak gerekiyor.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.