Eğitim gemisine yapılan siber saldırı ve geminin buna tepkisi bölüm başında “hobarey, güzel şeyler olacak ” nidasını söylememe neden olmuştu ki bir anda olay tersine döndü ve öylece anlamsızca bakakaldım. Daha sonrasında gelişen olayda eğitim uçuşu sırasında sıkışan bir paneli düzeltme süreci bölüm başındaki etkiyi yaratmadı. Açıkçası çok rölanti bir bölüm izledik. Bundan dolayı yazacak pek bir şey yok bölümde.
Seri ile ilgili dikkatimi çeken bir nokta da modernite zamanlarındaki yaşam ile uzay çağındaki yaşam olgularının bir arada kullanılması. Bir yandan elektronik araçlar, liseli kızların giyimleri felan derken bir anda Marika’yı 17. Yüzyılda bir şatodaki hizmetçi kılığıyla karşımızda görüyoruz. Aynı şekilde aynı devrin yapıları ile modern yapıları da aynı karede görmek mümkün oluyor.
Op –Ed ikilisinde elektronik pop veya rockın örneklerini görürken bölüm içerisinde vals ve İskoç müziklerinden oluşan bir potpuri karşımıza çıkıyor. Aslında bu noktadan çıkarak seride bir karakter karmaşası var önermesinde bulunabiliriz. Bu seri uzay çağında geçen bir seri ise ( ki uzay gemilerileriyle yolculuk yapılıp, koloniler kuruluyorsa bal gibi uzay çağında geçiyordur ) toplumsal yaşamdan örnekler verilirken yaratıcı olunup yeni nesneler ve kültürler oluşturulmalıydı.
Neyse kısa bir eleştiriden sonra bu yazıyla günceli yakalamış oldum. Serinin bitmesine on bölüm daha var. İyimserliğimi koruyup bundan sonra ki bölümlerde asıl hikayeye giriş yapılıp daha canlı ve hareketli bölümler izleyeceğimizi umuyorum.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.