J.C. Staff'ın kendi kendine gelin güvey olup çok tutulduğunu zannettiği Bones yapımı Gosick'in ardından aynı formatı uyguladığı bir diğer anime Kamisama no Memo-chou. Alice ismindeki NEET bir dedektifin odasından hiç çıkmadan çözdüğü gizemli olaylarda asistanı Narumi de ona yardım ediyor. Bölümlerin bazılarında ilginç ama çoğunlukla sıkıcı olaylara yer veren anime izleyicide ufacık bir merak duygusu uyandırmadığı gibi Alice'in gereksiz diyaloglarıyla ve tonlamadan yoksun felaket seslendirmesiyle bir süre sonra iyice tekdüze bir hal alıyor.
Karakter gelişiminin J.C. Staff kalitesinden (!) bekleneceği üzere aceleye getirildiği seride Narumi'nin bir anda Alice ve çevresindekilerle kaynaşması stüdyonun alışılageldik anlatım tarzını yansıtıyor. İlk bölümden sonra her şeyin oldu bittiye getirilmesiyle saçma bir kabullenmişlik duygusuna itiliyoruz. Ne Narumi'nin neden bu insanların arasına katılmayı seçtiğini tam olarak öğreniyoruz ne de olaylar arasındaki zayıf bağlantıların bu karakterlere neler kattığını.
Kamisama no Memo-chou birbirine geçmiş gibi gösterilmeye çalışılan ama aslında gayet kopuk birkaç gizemden ibaret. 12 bölüme asla uymayan bu hikayecilik de en büyük eksiği planlama olan J.C. Staff'ın bir diğer karakteristiği haline gelmiş durumda. Minimum 24 bölüm sürmesi gereken serinin ana hikayesi gibi seçtiği yol da kayıplarda. Narumi'nin hayat hikayesini de Alice'in dedektiflik zekasını da yarım yamalak sunan animenin yaz sezonundaki diğer çerezliklerden tek farkı arada bir değindiği günümüz toplumuna ait sorunlar. Fahişelik, mafya kapışması, uyuşturucu tüccarlığı gibi cesur konulara yalnızca "bir arkadaşa bakıp çıkacağım" düzeyinde yaklaşan animenin belli bir hedefi yok, dolayısıyla pek izlenirliği olduğunu da söylemek güç.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.