Geçen hafta kısacık bir sahnede görünen Natsume Masako belli oldu ki epey bir süre ekrana gelecek. Merdivenlerden itilen (öldüğünü varsayıp yanıldığım) kızın hafızasını bir güzel silmekle işe başlıyor. Penguen işaretli bir top ve tuhaf bir lazer silahıyla Asami'nin kazaya dair hatırladıklarını, büyük ihtimalle de gün yüzüne çıkmalarını istemediği delilleri hemen yok ediyor. Kanba da amcasının getirdiği felaket haberine, üstünde penguen işareti bulunan bir zarfla çözüm buluyor. Her tarafta dolanan ve bir şekilde insanlara yardım eden bu penguenlerin ister istemez bir örgüt, bir gruba dahil olduğunu düşünüyorum. Sanki insanların kaderlerini değiştirebilen, onlara yardımcı olan bir organizasyon gibiler.
Bu bölümde sevdiğim en önemli nokta Takakura ailesinin geçmişinin anlatıldığı dakikalardı. 9 yıl önce şiddetli bir fırtına sırasında çok ağır bir hastalığa yakalanan Himari'yi kurtarmak için Kanba ile babası birlikte yollara düşüyorlar. Ambulans bulunamayan o fırtınanın sonunda yine Kanba'nın babasının sırtında bir penguen işareti beliriyor. Kanba sanki bu dizinin asıl kahramanı gibi. Etrafındaki hatunlar, seneler evvel kardeşini kurtarması, bu hafta bir kez daha kurtarmak için yollarda sürüklenmesi... Sanki her şey bu çocuğun etrafında dönüyormuş gibi.
Ringo'nun da Prenses'i görmesi yeni gelişmelerin müjdecisi olabilir. Ringo bu ailenin yaşantısına daha fazla girecekmiş gibi görünüyor. Özellikle de bölüm sonunda gözleriyle şahit olduğu diriliş sonrası herhalde günlüğünü paylaşmaya yanaşacaktır.
Anime o kadar tuhaf bir anlatım tarzına sahip ki boş atıp dolu tutmaya çalışmaktan öteye gidemiyorum. Yine de harika OP ve ED'si (özellikle de ED) ve canı istediğinde ortaya koyduğu animasyon gücüyle (Kanba'nın kamyonu takip sahneleri) yılın farklı yapımlarından biri olmayı şimdiden hak ettiğini düşünüyorum.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.