McCunnen'in ayak oyunları tahmin ettiğim gibi sonuçlandı ve Zwei'yı ağları arasına dolamayı başaran fettan hatun bu sefer de gerçek kimliğini açıkladığı çocuğu kendi emellerine alet etmeyi başardı. Reiji Azuma isimli Zwei'ya bir de "istiyorsan vatanına dönebilirsin" kumarı oynayan McCunnen karısı oynadığı müthiş akıl oyunlarıyla çocuğu kendine bağladı ve Scythe Master'a, dolaylı yoldan da Ein'a karşı çevirmeyi başardı... mı? Kendi adamlarını şişlediğinin farkında olmayan Ein ise McCunnen'in biricik koruması Lizzie tarafından vurulur ve hemen sığınağa doğru koşar. Ona tabii ki ilk yardım Zwei'dan gelecektir.
Şimdi bu seriyi çok farklı noktalardan ele almak gerek. "Bir bölümü heba etmişler, hiç aksiyon yok" diyecek biri varsa bu seriyi hemen bırakabilir çünkü serinin aksiyonu sözlerinde ve karakterlerin birbirleriyle olan ilişkilerinin gelişiminde saklı. Salt aksiyon yerine entrika ve baştan çıkarma gibi mevhumlarla ilerlemeyi seçen serinin o ağırmış gibi görünen temposu aslında bu tip kavramları aç bilaç şekilde bekleyenler için süpersonik bir hızda ilerliyor. Bir de bazı seriler vardır, böyle haftalık süreçte izlenmeleri seyircinin motivasyonunu ve seriye karşı olan merakını düşürebilir. Phantom da aslında bazı seyirciler için böyle bir seri. Belki bekleterek hepsini birden izlemek daha keyifli olabilir. Gerçi bekletmenin ve her hafta "ha çıktı ha çıkacak" heyecanını yaşamak da ayrı bir zevk.
Ben bu seriye methiyeler düzmekten yorulmayacağım. Şimdi iki başkarakteri karşı karşıya getirme kozunu da oynadılar. Bundan sonra belki de 1 ve 2'nin birleşip Inferno'yu al aşağı etme mücadelesini göreceğiz, belki de bir başkarakteri harcayacaklar, belki de hiçbiri olmayacak... Bilmemek ve bilememek Phantom için en güzel olanı.
Şimdi bu seriyi çok farklı noktalardan ele almak gerek. "Bir bölümü heba etmişler, hiç aksiyon yok" diyecek biri varsa bu seriyi hemen bırakabilir çünkü serinin aksiyonu sözlerinde ve karakterlerin birbirleriyle olan ilişkilerinin gelişiminde saklı. Salt aksiyon yerine entrika ve baştan çıkarma gibi mevhumlarla ilerlemeyi seçen serinin o ağırmış gibi görünen temposu aslında bu tip kavramları aç bilaç şekilde bekleyenler için süpersonik bir hızda ilerliyor. Bir de bazı seriler vardır, böyle haftalık süreçte izlenmeleri seyircinin motivasyonunu ve seriye karşı olan merakını düşürebilir. Phantom da aslında bazı seyirciler için böyle bir seri. Belki bekleterek hepsini birden izlemek daha keyifli olabilir. Gerçi bekletmenin ve her hafta "ha çıktı ha çıkacak" heyecanını yaşamak da ayrı bir zevk.
Ben bu seriye methiyeler düzmekten yorulmayacağım. Şimdi iki başkarakteri karşı karşıya getirme kozunu da oynadılar. Bundan sonra belki de 1 ve 2'nin birleşip Inferno'yu al aşağı etme mücadelesini göreceğiz, belki de bir başkarakteri harcayacaklar, belki de hiçbiri olmayacak... Bilmemek ve bilememek Phantom için en güzel olanı.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.