Rakibinin ismini bir türlü hatırlayamayan Chihaya veya hapşırıp burnunu yanındaki çocuğun koluna silen Queen gibi komik anlar arada bir görünseler de şu anda hiçbir şey maçlardaki gerginliğin önüne geçemez. Kıran kırana geçen bir turnuva ve stratejiden tutun sakatlıklara kadar sporun her unsurunu içinde barındıran maçlar izliyoruz.
Serinin şimdiye kadarki 42 bölümü boyunca karuta pek çok farklı forma büründü. İlk başlarda "üzerinde mısralar yazılı kartları kimin daha hızlı aldığı" gibi temel bir konsept hakimken karakterlerle birlikte karuta da mutasyon geçirmeye başladı fakat Chihayafuru'nun benim açımdan en büyük özelliği de yine bu mutasyonda saklı. Evet, hızlı olmak önemliydi ama kazanmak için yeterli değildi. Evet, kartların dizilimini hatırlamak, refleksler, sese tepki süresi vs. önemliydi ama hiçbiri tek başına kazanmaya yetmiyordu. Aynı, bir takım oyununda olduğu gibi kazanmak için tüm bu özelliklerin hepsine birden sahip olmak gerekiyordu.
Durum iyi gözükmüyor ama geri dönüş için küçük bir kapı aralandı. Chihaya'nın kazanacağına şüphem yok ama takımın geri kalanı ne yapabilir, onu hiç kestiremiyorum. Bir mucize olur da hepsi birden kazanırsa 2. sezonun şimdiye kadar olan kısmı "epik bir turnuva" sıfatıyla tarihe geçebilir. Kalan bölümlerde ise Chihaya o gazla ferdi turnuvada Queen'in sümüklü burnunu tatamiye gömerse işte o zaman sadece sezon değil, serinin tamamı "epik bir spor animesi" sıfatıyla tarihe geçebilir.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.