• Gosick - 7


     
     

    A Divine Revelation is Given at the Summer Solstice Festival

    Şimdiye kadarki bölümler içinde muhtemelen en büyük gizemle bu hafta karşılaştık. Gerçi bu sefer de şüpheli kadrosu çok küçük ve Victorique daha şimdiden noktayı koydu. Haftaya büyük ihtimalle bizlere de anlatma lütfunu gösterecek ama en azından kafa patlatmak için bize bu sefer bir haftalık mühlet tanıdılar. Öte yandan pek kafa patlatmaya müsait detaylar da alamadık. Söz konusu Victorique'in geçmişi ve annesine sürülen leke olduğundan yapboz aşırı fazla parçadan meydana geliyor.

    Victorique'in annesi Cordelia'nın hangi olay yüzünden kasabadan sürüldüğünü hemen bölüm başında öğreniyoruz. Berbat bir oyunculuk sergileyen hizmetçinin kulak tırmalayan seslendirmesi ilk detayları bize verirken kasabanın lideri Sergius'un masada anlattıklarıyla olaya tamamen hakim oluyoruz. Geriye sadece katilin kim olduğu sorusu kalmışken Victorique ile Kujou önce eski bir fotoğrafı keşfediyorlar, akabindeyse kasabanın belası kurtlarla tanışıyorlar. Çok gerçekçi durmayan kurtların ardından ölümler başlıyor. Üç yabancıdan gözlüklü olanı feci şekilde can verirken Sergius ve kasaba ahalisi bu durumun üstünde fazla durmayıp festivale kaldıkları yerden devam ediyorlar. Dış dünya ile tüm bağlarını koparmış bu kasabada yaşayanlar yabancıları dışlamakla kalmıyor, sağduyularını yitirmiş bir şekilde yaşıyorlar. Belki de beyinleri yıkanmış demeliyim, şimdilik emin değilim.

    Sergius'un kilisedeki performansı bende birtakım şüphelere meydan verdi. Geçen haftaki bölüm başında görünüp kaybolan sihirbazın kuşları bölüm sonunda tekrar göründüler. Sergius'un kilisedeki hareketleri de bana bir kuklayı anımsattı. Rahibenin hala gizemini koruyor oluşu ve gizemli sponsorun kimliği yapbozu parçalara ayırdı. Açıkçası şu anda hiçbir teori yürütemiyorum ve haftaya her şeyi 5 dakikada açıklarlarsa pek hoşuma gitmeyeceğini biliyorum. Bölüme dair tek teorimse Kujou'nun kilisede duyduklarının 2. Dünya Savaşı'nı fazlasıyla andırdığı. Tabii anime 1924 yılında geçtiğinden ve savaşın çıkmasına henüz 15 yıl kadar varken bunun çok da bağlayıcı olduğunu sanmıyorum ama ufak bir detay işte.

    2 Görüş:

    1. Anne olayının arkasında Sergius'un olma olasılığı yüksek. Belki de izleyiciyi şaşırtmak için ibreyi ona doğru kaydırıyorlar, bilemiyorum. Bir önceki elder'ın ölmesi ile sonraki elder olarak Sergius aslan payını götürmüş oluyor.

      Rastlantısal olarak kurgularsam:
      1. Kasabanın özel gelenekleri mevcut. Gelecekten bilgi almak ritüeli özellikle dikkatimi çekti. Şu bizim özel "kaos parçalarını bir araya getirme" yeteneği "gelecekten haber verme" olarak kasaba insanlarına yutturuluyor olabilir.
      2. Victorique'nın özel yeteneğini annesinden aldığına göre anneyi aşırı yetenekli kabul ettik diyelim.
      3. Sergius'umuz gelecekte bu yeneteğinden dolayı Victorique'nın annesinin başına bela olacağını düşünerek hem elder'dan hem de Victorique'nın annesinden kurtulmayı planlamış olabilir.
      4. 10 sene sonra o fotoğrafın oraya konma nedeni de annenin bir planı olabilir. İleride kızının olayı çözebilmesi için bir kaos parçası bırakmayı düşünmüş olabilir.

      Bu kadar uydurabildim. Tutar mı bilemem :)

      Bizim ölen yan karakterlere gelecek olursam onların da hırsız olduğunu ve Sergius'ıın bu niyetlerini cezalandırdığını düşünüyorum. Gümüş bardaklara özel ilgileri ve rahibenin tabak olayı bu düşünceme temel oluşturuyor.

      Hırsız grup ve Victorique'nın aynı zamanda kasabaya gelmesi de festivale denk getirmeye çalışmalarından kaynaklanmaktadır sanırım. Bir önceki bölümde Victorique neden şimdi yola çıktı sorusunun cevabı önceki bölümlerden bağımsız olarak bu festival olabilir. Basite kaçmış olacakları için böyle birşey çıkarsa üzülürüm.

      Uzun lafın kısası üzerinde bu kadar düşünmeme sebep olduysa Gosick için şu ana kadar başarılıdır diyebilirim.

      YanıtlaSil
    2. Aslında V'nin tam da festival yüzünden dönmeyi seçtiğini düşünüyorum. Ondan tiksinen bir ahalinin dışarıdan yabancılara da kapılarını açtığı bir dönem. Kız büyük ihtimalle bunu hesaplamıştı.

      Ortada çok bilinmeyen var ve olur da bu arcı haftaya bitirmeyi seçerlerse pek çoğu güme gidebilir, ben de buna üzülürüm.

      YanıtlaSil

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

     

    Neden?

    Küçükken gazetelerin verdiği "noktaları birleştir" oyununu çözerdik, hatırlar mısınız? Noktaları birleştirdiğimizde bir hayvanın veya nesnenin şekli ortaya çıkardı. Edebiyatta bu noktalar darmadağındır. Okur bu noktaları istediği gibi birleştirir, yeni şekiller meydana getirip istediğini elde edebilir. Buna "özgür algı" diyorum. Sinemada ise bu noktalar zaten yönetmen tarafından birleştirilip içi de boyanmış bir şekilde önünüze sunulur. Siz perdede bir insan gördüğünüzde bu insanın gerçekten var olduğunu ve oyunculuk yaptığını bilirsiniz. Dolayısıyla beyniniz anlatılan konuyu bu insanın üzerinden yorumlamaya güdülenir ve anlatılanlar hangi türde (korku/fantastik/drama/komedi vb.) olursa olsun sizin aklınız senaryo aşamasında yazılan metni (edebiyat) yönetmenin anlatımında idrak etmeye yönelir. Buna da "tarifeli algı" diyorum.

    Animasyonda ise bu noktalar birleştirilmiş olmalarına rağmen içleri bomboştur. Meydana getirilmiş şeklin neyi sembolize edeceğine karar vermek sizin seçiminizdedir. Bir insanı izlerken onun yaşayan bir varlık, oyunculuk yapan bir aktör olmadığının bilincindesinizdir. Gördüklerinizin hiçbirinin gerçek olmadığını bilir, hepsinin bir çizerin elinden ekrana yansıdığının farkında olarak izlemeye devam edersiniz. Bu anlatım tekniği de anlatılan konuyla yakınlaşmanızı kolaylaştırır. Edebiyat kadar özgür olmasa da izleyiciyi sinemadan çok daha serbest bırakmakta ve hikayeyi ön plana çıkarmayı başarmaktadır. Buna henüz bir isim bulamadım, zaten bu yüzden izliyorum.

    Followers

    Sugoi