İlkokul çağlarında sınıftaki tavşanın ölmesinden sorumlu tutulmuş ve o günden itibaren de "arkadaş" kavramını "hainlik" ile özdeşleştirmiş Mei'nin evden okula, okuldan çalıştığı pastahaneye, pastahaneden de eve tarzında bir yaşantısı vardır. Bu yaşantı içinde cep telefonuna yalnızca annesini ve pastahaneyi kaydedecek kadar içine kapalı bir bireye dönüşmüştür. Sosyalleşmeyi fuzuli gören ve etrafındaki akranlarının sataşmalarına kulak asmayan Mei, okuldaki kızların hayallerini süsleyen Yamato'nun ilgisini çeker.
Sukinayo çok bilindik bir shoujo. Önceleri başkarakter Mei aracılığıyla lise yaşantısını ve kızlar arası rekabeti incelerken sonrasında Yamato aracılığıyla da oğlanlar arasındaki rekabeti işliyor. Bu süreç zarfında hep Mei'nin duygularını ön plana çıkartarak shoujo özelliklerini daha da sivriltmeye çalışıyor. Mei korkuyor, Mei güveniyor, Mei kıskanıyor, Mei seviniyor... Kısacası, Mei hayatında ilk defa insanlarla ilgili hisler beslemeye başlıyor.
Mei'nin bu güvenme duygusunu yalnızca Yamato'ya yıkmayan seri, ürkek bir kızın arkadaşlığı deneyimlemesi üzerinden nasıl genç bir kadına dönüşmeye başladığını yansıtmaya çalışıyor. Bunu yaparken belli başlı shoujo klişelerini kullandığı bir gerçek lakin Steins;Gate ile yeniden ün kazanmış Satou Takuya'nın yönetmenliğinde bu bilindik sahnelerin dozunun asla kaçmadığını da belirtmek gerek.
Yalın bir anlatıma sahip Sukinayo orta karar bir seyirlikten öteye asla geçemese de son yıllardaki iç bayıcı Kimi ni Todoke hanedanlığına kaliteyi koruyarak nasıl rakip olunabileceğinin de bir göstergesi: Şirin ama gerçekçi, tatlı ama ciddi.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.