Dream Again
Tamam. Bir şekilde bu seriyi bir yerlerden buldunuz veya arkadaşınız size önerdi. Siz de kısa bir arama yaptınız ve karşınıza bu blog geldi. Sol menüden linke tıklayınca karşınıza gelecek ilk yazı bu olduğundan şunu söylemek istiyorum ki:
BU SERİYİ ASLA İZLEMEYİN!
Kendinize saygınız varsa izlemeyin. Akıl sağlığınızı korumak istiyorsanız kapatın. Hemen izleyecek bir şeyler arıyorsanız gidin bir daha arayın. İzlemeye yeltendiyseniz kapatın. Biri sizi izlemeye ikna etmeye çalışıyorsa ona kafa göz dalıp ağzını burnunu kırın. Bir şekilde indirmişseniz derhal bilgisayarı balkondan aşağı atın. Tamam, sakinim.
JC Staff! Bu ismi unutmuyorum, bundan sonra yapacağı işlerde takipçisi olacağım. Senenin şimdiden en büyük odununu kazanmaya adaydır Yumekui Merry.
Hani iki bölüm önce Treesa bizimkilere 2-3 günlük kafa izni vermişti de geçen hafta o izin bitmişti ya, şimdi katliam zamanı geliyor. Yine önüne geleni bir posta marizledikten sonra aslanım, kaplanım Yumeji çıkıveriyor. Şahsen ben bu dizinin tek bir özelliğini sevdim, o da bana Japonca öğretecek kadar salak senaryosunu. Şu anda bölümde 2546$£#$ kere geçen "inanmak" ve "vazgeçmemek" fiillerini rahatlıkla tahtaya kalkıp çekebilirim. "İnanıyorum", "bana inanıyor", "inandım bak", "inanasım var", "inansan iyi olur" falan bunlar hafızamda. Japonya'ya gittiğimde "inanıyorum ki sushi yiyebileceğim bir yer söyleyebilirsiniz bana" diye bir cümle kurma hayalim var. Fazla yaşamam diye inanıyorum.
Neyse işte. Yumeji inanıp bir anda kaplan kesiliyor, sonra Merry gelip bir yumrukla Treesa'yı yok ediyor. Bu kadar he, yani koca bir bölüm Treesa bunları tepe sersemine çeviriyor ama bir koyuşta nalları dikiyor. Serinin son 6-7 bölümünde inanılmaz kuvvetli olarak çizilen, hatta Leon'un silahıyla yok olacağına inandığımız Treesa'nın nefesi bir Merry yumruğuna yetermiş. Böyle serinin de, böyle stüdyonun da, böyle yönetmenin de... Kurtuldum, kalan sağlar bizim.
0 Görüş:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.